Sizce, bizce, hiçbir şey iyi olamaz, önceki yılları mumla ararız…
Bazıları ise her şeyi mükemmel gösteren taraflı basınla bir olup TV’ ler de
boy gösterip yanlış beyanlarla her şeye devam eden menfaatçi,
çıkarcı partili, 3-5 maaş alan kişiler, internetteki holigan kesimler…
Nüfusun az bir kesimini sözüm ona temsil ettiği ifade edilen
bu kesim iktidarda ki siyasiler tarafından kollananlar olan kesim.
Haricinde açlığa fakirliğe mahkûm edilmiş asgari ücretli,
emekli insanlar, ayraca cahil bırakılmış mağdur edilenler.
Ezilenler, gıda, barınma, ilaç yokluğunda, hastanelerde doktor
randevuların da aylarca MR, Rontgen, ultrason vs.vs
cihaz sırası bekleyerek hastalıklarına çare arayanlar.
Burada öncelikli muayene, ilaç ve tedaviler elbette Afgan ve
Suriyelilerde, her şeyde olduğu gibi..
Ülkemin emeklileri, yeşil kartlıları, fakir, guraba yine kimsesiz,
yine perişanlar..
Çocuklarını okula aç gönderenler,
Üniversiteleri kazandığı halde maddi zorluklar çekerek
okuyamama zorluğu çeken, kalacak yurt bulamayan okulu bırakan
gençler sayısı 728 bini geçti.
En fazla 12 bin 450 kişi ile Ege Üniversitesi ikinci ise 14 bin 300 kişi
ile İstanbul Üniversitesi geliyor.
Kadrosuzluktan iş bulamayan öğretmenler, bu eksiklik vatanın
eğitim düzeyini düşürmek, cahil kalmasına neden olmaktadır.
Yurt dışına kaçan uzman, doçent, profesör doktorlar açığı nasıl karşılanacak?
Yine burada öncelikler Afgan ve Suriyeli doktor, hemşire ve sağlıkçılarda,
nasıl ki artık subayda olabilip üniforma giyiyorlar..
20 yıldır Ülkede ki enflasyonu önleyemeyen, hayat pahalılığına çare olamayan,
tarım gübre, tohum, ilaçlama, hayvancılık, yem üretimi ve fiyatlarını
denetleyemeyen, sanayi ve imalat, ürünlerinin rekoltesini yükseltememek,
ihracat da devlet sayısını arttıramama gibi politikasızlık, liyakatsizlik
sürdürmeleri yüzünden ülkenin bu hale gelmesi tek nedendir.
Emekli, dul, yetim maaşlarının, açlık 16 bin.483 tl ve yoksulluk sınırının
46 bin lira olan bu rakamların kat be kat altında kalması insanlık utancıdır.
“Bu sahte dünyaya yeni bir yıl değil; yeni bir insanlık lazım”
Hayat pahalılığı giderek artacak;
*Büyük zamlar geldi daha da ucu bucağı görünmeyen zamlar gelecek…!
*Vergi Ve Cezalar Vatandaşın Belini Büküyor 2024 te belde kalmayacak..
*Bu artışlara birde dolar ve Euro’un yükselmesinden oluşan
fiyat artışları da eklenecek.
*Devletin geliri nedir?
*Tabi ki topladığı zam ve vergiler, neden üretecek bir şeyimiz kalmadı..
*Özellikle bütçede aslan payını oluşturan içki ve sigara olacak.
*alkol ve sigaradan alınacak vergiler katlayarak artıyor..
*Tabi trafik cezaları da adeta coşacak.
*Resmi evraklar, harçlar, damga, pasaport, alım satım vergi ve harçları vs
yanına yaklaşılmayacak
*Bu zamlara birde dolar ve Euro kurunda yaşanabilecek artışları da
hesaplamak lazım ki milletin anası ağlayacak..
*insanlar temel ihtiyaçlarına bile erişemeyecek,
*Kadına şiddet var hızıyla kesiksiz devam edecek,
*İş kazaları ve iş cinayetleri hız kesmeyecek,
*Önlemi alınmayan doğal afetler can ve mal kaybına neden olacak,
*Önlemi alınmayan iklim krizi kıtlık ve yaşam kalitemizi olumsuz
etkilemeye artarak devam edecek,
*Trafik keşmekeşi çekilmez bir hal alacak,
*Sömürgeci ülkeler akıl, fikir ve bilim yoksunu ülkelerin doğal
kaynaklarını silah zoruyla ellerinden almaya devam edecekler,
*Yeni yeni salgın hastalıklar için yeni virüsler icat edilerek
dünya nüfusu azaltılmaya çalışılacak.
*Terör olayları alabildiğine artacak..
*Ülkemiz insanı, ülkemizde ikinci sınıf insanı muamelesi görecek..
*Mülteciler polis, asker ve memuriyetin her dalında ön plana çıkacak,
*Türk kelimesi kullanılmaz olacak, kullananlarda sıkıntıya düşecekler..
Daha fazlasını yazarak içinizi karartmak istemem ama gerçek bu.
2024 ‘ten ne beklenecekse gelecek yıllara da yansıyacak,
Belirleyici olacakta Yerel Yönetim seçimlerine vereceğiniz öneme bağlıdır.
Yerel Yönetimle seçilecek Belediye Başkanları, Meclis üyeleri, seçim
tercihleri meslek gruplarına, tecrübelerine, saygınlıklarına, şehircilik plan,
alt yapı, doğal, sel, deprem çevre gelişim projelerine bakılarak tercih edilmelidir.
Dünyanın ne Ülkenizin ne de bölge ve yörenizin telafisi mümkün değildir.
Geleceği evlatlarımıza, torunlarımıza miras bırakmaya mecburuz.
Son söyleyeceklerim, bu yıl ne bir yeni yıl kutlaması ne de bir iyi niyet
Temennisinde bulunacağım, şartlar onu gösteriyor..
Geçen yıldan ne bulunduk da ne oldu olmadık melanetler yaşadık ve gördük,
yeraltı ve yer üstü her türlü afetleri yaşadık, gelecekte de devam edecek çünkü
hiçbir önlem alınmadı alınmıyor. .
Hayat birileri için güzel ve gelecek yeni yıllarda birilerine güzellikler getirecektir..
Bir siyasetçinin ifadesiyle ‘’benim işçim, benim memurum, benim köylüm, benim emeklim,
Benim vatandaşım…’’ sıkıntı çekip yaşama mücadelesi vermeye devam edecektir..
Asıl baştan sona korku filmi gibi bu yıl da artarak devam edecek gibi…
Göreceğiz.
Sizlerde klişe laflarla yeni yıl kutlaması yapın bakalım… Vesselam…
Hoşça kalın dostça kalın, sağlıklı kalın…
Ramazan Yazar
Emekli Teknik Öğretmen
