Her Şey Gelir Geçer Ama Bazen İstenmeyen İzleri Kalır! « Kırşehir Anadolu Haber

Her Şey Gelir Geçer Ama Bazen İstenmeyen İzleri Kalır!

Bu haber 26 Mart 2024 - 16:34 'de eklendi ve 673 views kez görüntülendi.
Her zaman derim eğitim her zaman eğitim..
Ne işi yaparsan yap, neye soyunursan soyun eğitim
Yaptığın işte sizin ne olduğunuzu ve eğiminiz, kültürünüz,
kişilik ve kimliğinizi ortaya dökecektir…
Bizi kurtaracak ya da batıracak tek şey eğitim, ya da eğitimsizliğiniz…
Eğitim dediğim kavram iki kalem bir defter alıp okula gitmek değil.
Kendisini geliştiren, kendisine, insanlığa ve ülkemize faydalı olma gayretidir.
Eğitimin yanında öğretim kavramını birleştirerek gelişimi destekleyelim.
Aksi takdirde sokak siyaseti yapmaya mahkûm kalırız.
İki cümleyi bir araya getiremeyen birileri ağız dolusu kelimeler ile siyaset
yapıyorum zannediyor…
Siyaset, sosyal medya ortamlarında kaba sözlerle hakaret ederek yapılmaz.
Hakaretleri sıralayan zihniyetler ne yazık ki toplum bilincinden yoksun olarak kalırlar.
Bu konu en üstten başlayarak alt kademedekilere kadar böyle geliyor..
Böyle olunca, gelişimini tamamlayan ilçemiz olarak,
birilerinin ve ülkelerin arkasından bakakalırız.
Sonra biz neden gelişmiyoruz sorusuna cevap ararız!..
İşte bu yüzden gelişmiyoruz.
Belden aşağı siyaseti kendisine metot olarak yer edindiren zihniyetler
sözde ülke sevici olurlar.
Bu şekilde hareket eden kişilerin ülkeye de siyasete de sevgi beslediğini düşünmüyorum.
Gerçekten ülkesini ve siyasi lideri kim olursa olsun seven bireyler seçme ve seçilme
hakkını kullanarak ülkemizin daha ne kadar iyi olabileceğini düşünerek hareket etmeli.
Biz kısa ve öz konuşalım siyasetçiler siyasetini yapsın ama…
Belden aşağı siyaset yapan bireyler ülkemizin kimliğini zedelememeli.
Herkes işini yapsın bu ülkenin birçok alanda emeğe güce ihtiyacı var.
Gelin ihtiyaçlar hiyerarşimizi baştan sıralayalım.
Düşüncelerimiz ve iletişim dilimiz sağlam olsun.
Şimdi denir ya sözün bittiği yer diye..
Sözün bittiği yer diye bir yer yoktur.
Siyaset üstü diye bir şey de yoktur.
Söz tükenmez, siyaset bitmez.
Konuşmak için bilgi, siyaset için ise şeffaflık önemlidir.
Her bir birey her yerde siyaset yapma gayretinde.
Bırakın siyaseti siyasetçiler yapsın.
Herkes işini yapsın…
Biz küçük bir ilçeyiz hepimiz iç içeyiz..
Bir birimizin doğumdan ölünceye kadar bütün geçmişini ve bulunduğu duruma
nasıl gelindiğini, tabiri caizse eliği cücüğüyle biliriz..
Yarın seçimler bitecek birileri koltuklara oturacaklar ama yine ilçemizde yaşayacaklar hep beraber..
Düğünümüzü de hep beraber yapacağız, cenazemizi de hep beraber kaldıracağız.
Onun için ufak bir çıkar için ağzımızdan çıkanlara dikkat edelim..
Yaralamayalım yaralanmayalım değmez..
İnsan ihtiyaçları gereği hiyerarşisini takip etmek zorunda fakat günümüzde bu şekilde ilerlemiyor.
İnsanlar giyinme, barınma, beslenme, haz ve duygularının yanı sıra aksine
konuşma ihtiyacını karşılamak istiyor.
Bilgili veya bilgisizce fark etmeksizin herkes her konuda her şeyi çok biliyor.
Bu da yetmezmiş gibi birde argo sözler hat safhada.
Geçmiş döneme bakıldığında toplum içerisinde gerçekten yaşanmışlığı
olan ve birtakım olaylara şahitlik eden insanlar siyaset hakkında konuşuyordu.
Şimdi ise 7’den 70’e herkes siyaset konuşuyor.
Hangi konuda ne biliyorum?
Sorusunu kişi kendisine bir sormalı.
O zaman gerçekten ihtiyacının konuşmak değil de bilgi olduğunun farkına varacaktır.
Nerede?
Ne zaman?
Ne konuştuğumuzu yeterince bilmiyoruz.
Bir emekli eğitimci olarak çeşitli gözlemlerim elbette var…
Mesleğin getirdiği bir kazanım da diyebiliriz.
Her gittiğim ortamda 2019 yılından itibaren çeşitli düşüncelerim paylaştığım için,
çoğu sohbetlerimizin sonunda mutlaka konu siyasete geliyor.
Hele şu dönemlerde her yerde siyaset konuşuluyor.
Konuşulsun fakat nasıl konuşulduğu daha önemli.
Acı olan şey ise hiçbir bilgisi olmayan insanlar siyasetten dem vurunca küfürler,
hakaretler ağza alınmayacak cümleler.
Kaman’da ve Ülkemizde son günlerde seçime sayılı günler kala siyasette de
havalar karışmaya başladı..
Birileri birbirlerine karşı çamur at yapışmazsa izi kalsın mantığıyla olsa gerek
çeşitli iddialarda bulunuyorlar.
Tabiî ki zanlı durumuna sokulan kişilerde anında cevaplamak durumundalar..
Dolayısıyla cevap verirken aşağılayıcı sözler kelimelere dönüşüyor…
Böylece Kaman ve ülke siyasetinde seviyenin düşmesine yol açılıyor..
Bence ortaya bir ilke koymak gerek.
Belden aşağı vurularak siyaset yapılmamalı.
Çünkü belden aşağı siyasette ölçü olmaz, yani ölçü kaçar, sonrası malum.
Böyle bir siyaset anlayışı toplum tarafından asla kabul görmez ve ibre tersine dönerek
sadece kendinize zarar verebilirsiniz bu bir.
İkincisi karşıyı mağdur durumuna düşürürsünüz buda bizim ülkemizde ters teper.
Bir üçüncüsü de var ki bu en tehlikelisi bu da toplumun siyasetten soğumasına, temiz ve
ilkeli kişilerin siyaset yapmasına engel olur.
Böyle bir siyaset anlayışı sergileyerek toplumun önüne çıkan insanlar topluma güven vermezler.
Bilen bilşr, Bosh’un ünlü bir sözü vardı ya;
‘’insanların güvenini kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ederim’’ diyordu.
Güven unsuru siyasetin olmazsa olmazıdır bunu kaybede siyasetçilerin ne duruma
geldiklerini hep birlikte görüyoruz.
Gerçi bu sadece Kamanın sorunu değil.
Ne yazık ki genellikle ülkemizde de durum farklılık arz etmiyor..
Doğrusu Adaylar ve partiler kendi başkalarının eksileri üzerinden siyaset yapacaklarına
kendi artılarını, programlarını ve vaatlerini ortaya koyarak seçmene kendilerini anlatmalıdırlar.
Başkan olursa neler yapacaklarını nelerin önüne geçeceklerini, olmazsa olmazlarını,
ilkelerini ortaya koymalılar.
Ayrıca seçmenin güvenini kaybettiren çok önemli bir unsur ise bazı partilerin ve adayların
vaatlerinde ki ciddi durumlar..
Ayağı yere basmayan söylemler, yerine getirilmesi mümkün olmayan sözler, hatta yalan
olduğu herkese malum olan vaatler var.
Seçmen bunları ya küçümseyerek ya da bıyık altında gülerek izliyor.
Bana göre seçmen artık uyandı.
Gerek tv lerin, sosyal medyanın her yerdeki hâkimiyeti gerekse uydu kanallarından yapılan
yayınlar ve gazetelerde her gün yapılan haberler.
Herkesin hemen her şeyden haberdar olduğu, yapılan yorumların dikkatlice izlendiği ve
hepsini kıyaslama imkanı bulduğu bir toplumda insanlar kolayca bunlara inanmaz
Dolayısıyla; adaylar ve çevreleri eğri otursalar da doğru konuşmalı ve temiz siyaset ve temiz
siyasetçi profili çizebilmeli ve topluma güzel örnek olmalıdır yalan söz ve vaatten kaçınmalı, mesnetsiz,
dayanaksız ve sağlam bilgiye dayanmayan sadece dedikodu ve gazete haberlerine dayandırılan
suçlama ve iftiradan kaçınmalıdır
Çünkü mecellede bir kural vardır, ispat müddeiye aittir.
Yani ispat iddaa edene düşer.
Yani suç ispat edilmediği sürece zanlı masumdur.
Tüm bu saydığım ilkelere aykırı davranışların memleketimize verebileceği zararın hesabını
çocuklarımıza veremeyiz
Bir duralım, sakin olalım, bir nefes alalım.
Siyaset, siyaseti bilmeyenler için her zaman kolaydır.
Çünkü her zaman konuşurlar.
İnsanın en kolay yaptığı şeydir bilmediği konuda ahkâm kesmesi.
Ben bu yaklaşıma karşıyım!
Bilmediğimiz bir konuda bilmiyorum diyebilmeliyiz.
Ben araştırma alanlarım geçmişte her zorluğu görmüş, okumuş,
yaşamış bilgi sahibi olan dede, ebe ve büyüklerimizle sohbet etmeyi seviyorum.
Biliyorlar yaşadılar çünkü.
Sözlerim genç arkadaşlarımı es geçtiğim anlamına gelmesin.
Çoğu gençlerimiz ufku geniş güzel işlere imza atacak kapasitedeler.
Nerede ne konuşacağını bilen kısıtlıda olsa genç kitlemiz mevcut.
Buna mukabil genel bir değim olarak ‘’yırtık dondan çıkar’’ gibi, edasıyla
hareket eden kitlelerimiz var ne yazık ki.
Yapmayın beyler biraz sağımıza solumuza bakalım…
Her şey gelir geçer ama izi kalır, biz bizlerle baş başa kalırız… Vesselam…
Hoşça kalın dostça kalın, sağlıklı kalın…
Ramazan Yazar
Emekli Teknik Öğretmen
Ramazan YAZAR
Ramazan YAZARramazanyazar@kirsehiranadoluhaber.com

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.