ANLIK SİYASET AMA DERİN SİYASET!… « Kırşehir Anadolu Haber

ANLIK SİYASET AMA DERİN SİYASET!…

Bu haber 18 Nisan 2025 - 13:38 'de eklendi ve 867 views kez görüntülendi.
ANLIK SİYASET AMA DERİN SİYASET!…
Önce şunu belirteyim, Türkiye’deki siyasi yapı ve gündem anlık oldu.
ABD ki gelişmeler, Rusya, İsrail, Çin, AB vs. de olan olaylar anında
Türkiye siyasetine etki ediyor.
Bu ara Trump, kendini dünyanın ve dünya ülkelerinin tek hâkimi
zannediyor, istek ve arzuları bitmiyor.
Çıkıyor Grönland, Kanada, Panama Kanalı vs derken
Suriye’de Gazze’de yeni tesisler kurmaktan bahsediyor.
Filistinlileri Mısıra, Lübnan ve Türkiye’ye yönlendiriyor.
Bunu da bizim iktidardakiler;
‘’ gözümün başımın üstünde yeriniz var dercesine’’ kabul ediyorlar.
İleriki günlerde göreceğiz yeni göçmen dalgalarını!..
Ve Öcalan ve İmralı heyeti ağızlarındaki baklayı çıkardılar nihayet.
Önce değişik yer ve zamanlarda son olarak İmralı heyeti Sarayda
Öcalan’ın istek ve taleplerini dillendirdiler, neymiş onlar görelim;
*Öcalan’ın tecridi kaldırılsın, iletişim özgürlüğü güvence altına alınsın.
*PKK nın silahsızlandırma süreci için bir özel yasa çıkarılsın.
*Eşit ve özgür yurttaşlık ilkesi yasalarla güvence altına alınsın.
*Demokratik dönüşüm ve barış Kanun teklifi hazırlansın.
*Hasta tutuklular salıverilsin.
*Barış süreci için Mecliste özel yetkili bir komisyon kurulsun.
*TBMM tüm partilerle görüşerek uzlaşı metni hazırlansın.
*Belediyelerdeki kayyum uygulaması son bulsun.
*Cezaevindeki belediye başkanları serbest bırakılsın, tutuksuz
yargılansın ve göreve iade edilsin.
*Umut hakkı yasa teklifleri gündeme alınsın.
*Örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılsın.
*Yürüklükteki terörle mücadele Kanunu değişsin.
*AİHM ve Anayasa Mahkemesi Kararları mutlaka uygulamaya alınsın.
Bunlar daha sonra iktidar tarafından yalanlandı..
Ama DEM parti adalet bakanı Yılmaz ile yapacakları görüşmede
ilk isteklerini Pervin Buldan’la şu şekilde dillendiriyor;
‘’Parlamento sorumluluk üstlenmeli’’
Umut halkı başta olmak üzere, sürecin ilerlemesi için, yasal adımlara ihtiyaç var.
Bu konularda yakın zamanda adımların atılacağını düşünüyorum.
Parlamento sorumluluk üstlenmeden sürecin ilerlemesi sıkıntılı olacaktır.
Önümüzdeki hafta yasal adımlarla ilgili adalet bakanı ile görüşeceğiz…
Yani ilk olarak Öcalan’ı ve tutukluları bırakın, biz gelecek süreçte tak adamın
Ömür boyu tekrar seçtiririz, ülkenin üniter yapısından bize ne, biz federasyon
İstiyoruz, özerklik istiyoruz,
Daha öncede belirtmiştim dillerinin altında bu ve nihayetinde büyük
kürdistan var ağa babaları ve BOP bunu istiyor..
Bir olay daha Türkiye kamuoyuna yansıtmadılar.
Türkiye, Suriye’de bir üst kurmuş.
5 askerimiz, Türk ve Suriyeli çalışanlar da İsrail’in bombalarıyla ölmüşler.
Türkiye’den, TV lerden ve ilgililerden ses seda yok..
Biz bu olanları yurt dışı basından öğreniyoruz.
Bekliyoruz iktidar bununla ilgili açıklama yapacak mı diye.
Ben hala hükümet sözcülerinden bir açıklama duymadım.
Türkiye bu konuyu gündeme getiremez.
Çünkü BOP la ilgili yapılacaklar var..
Tahminim bu olay da yalanlandı.
Şimdi kendi gündemimize dönelim neler oluyor..
Reis’in önünde bir yol ayrımı gözüküyor.
Bu yol ayrımlarının her ikisi de halkı mutlu edecek yol ayrımları değil.
Biri sadece diğerinden çok daha kötü.
Ama diğerinde de Reis rejiminin farklı eksende devam etmesini
planlayan bir akıl olduğu görülüyor.
Öncelikle şu İmralı görüşmelerine değinelim.
Türkiye’nin geldiği nokta bize şunu gösteriyor.
İmralı görüşmeleri İmamoğlu’nun tutuklanması için bir ön hazırlıkmış.
Yani önceden kafalarında bir mastır plan yapmışlar.
Kürtleri oyun dışına çıkartıp iktidar bloğunun içine almak istediler.
Önceleri şöyle düşünülüyordu DEM partisini Öcalan üstünden cumhur
İttifakı desteği içine alsan ne olacak Kürt seçmen o kadar bilinçli ki bunu
büyük şehirlerde gösterdi onların oylarını çekemezler.
Reis bunu çok iyi biliyor.
Bu bakımdan oyununu halk üzerinden kurmuyor.
Kurduğu oyun iki aşamalı oyun, oyunun diğeri
Meclis üzerinden kurduğu oyundur.
Geçen günlerde Davutoğlu’nun partisinden bir hukukçu milletvekili
AKP ye geçmişti neler sayıldı neler.
Denilebilir ki bir milletvekili ne olacak.
Gördüğümüzde İYİ partinin içini boşalttılar yakaladıklarına çok üst
düzey makamlar ve farklı şeyler muhtemelen vererek AKP içine
davet ediyorlar zira her milletvekili çok önemli.
Kılıçtdaroğlu burada stratejik çok büyük bir hata yaptı CHP içerisinde olması
gereken birçok milletvekili sağ tandanslı AKP çizgisinde olan partilere ulufe
olarak dağıtmıştı bunlarda seçilebilmek için CHP kanadından aday olmuşlardı.
Şimdi bu milletvekillerini AKP tek tek fendi bünyesine davet ediyor.
Neden bu İmralı görüşmelerinin dayanacağı yer
Kürt sorunu falan değil, ağırlıklı olarak Suriye’de değil.
Onunda etkisi çok yüksek çok ciddi bir oranda.
Ama yapmak istedikleri şeyin su olduğu görülüyor.
Parlamenter sisteme dönüş ya da yarı başkanlık sistemine dönüş var.
Reis’in B planı bu A planı bu değil.
B planı bir yarı başkanlık sistemi yapmak kendi gücünün bir kısmını
daha zayıf geçmişte de bunu yaptı çok zayıf istediğini yapabilecek
bir başbakana devretmek icracı görevleri, ama kendisi yürütmenin başı
olarak kalıp son kararı veren cumhurbaşkanı olarak yoluna devam etmesi.
Yani birazcık sansür modeline benzeyen içinde hukuk ve
demokrasinin olmadığı yarı başkanlık sistemi.
Ya da cumhurbaşkanlığı seçim sisteminin değiştirilmesi.
Mesela 40+1 re düşürülmesi, ya da bunu meclise tevzi edilmesi
seçimin meclis tarafından yapılmasını istemesi.
Onun için milletvekili topluyorlar getirdiklerinin durumuna bakarak
bakanlık dâhil bir şeyler vererek.
Yani halk üstünden oyun oynayamayacağını ve halkın
kendisini seçmeyeceğini gördü.
Halkta kaybedeceğini gördü.
Şimdi yapmaya çalıştığı cumhurbaşkanlığı süresini 7 Yedi yıl yaparsam,
zaten Reis kaç yaşında bir 7 yıl alırsam zaten bir 3 üç yıl veya 2,5 yıl
var başkanlık seçimlerine al sana tertemiz kemiksiz bir 10 (on) yıl daha.
B planının bu olacağı düşünülüyor.
Bu oyunun kurucusu da Bahçeli gibi görülüyor.
Zira birinci planda Reis’in tamamen hegemonik bir güç
kurduğu ve seçimleri bertaraf ettiği bir planda Bahçeli ve MHP nin
hiçbir gücü kalmıyor seçim ortadan kalktığı zaman muhtaciyet kalmıyor.
Bundan dolayı Bahçeli bir oyun kuruyor DEM partisini meclis içerisinde
cumhur ittifakının yanına çekip anayasayı değiştirip Reis’e’ meclis
üstünden seçilip bir 7 yedi yıl daha verip yani onu ömür boyu başkan
yapıp yoluna koalisyonla bu istikametle gitmek istiyor.
Peki bunu yapabilirler mi teknik olarak bu mümkün mü ?
DEM partisinin bunu yapabileceği görülüyor.
Biz şunu şunu aldık, DEM ne alacak ömür boyu kayyum atanmayacak
içerdeki DEM liler çıkacak, bir daha DEM lilere tutuklama gelmeyecek,
sivil siyasetin önü açılacak vb.
Bunun karşılığında da anayasa değişikliği yapılarak Türkiye herkesin
şikâyet ettiği başkanlık sisteminden kurtulmuş bir yarı başkanlık ya da
parlamenter sisteme dönmüş olacak.
Bunu da kısmen tabanlarına izah edebilirler.
Âmâ orada Reis’e oy verirler mi DEM vekilleri o bir soru işaret
Reis’ e oy vermeyebilirler.
Çünkü geçmişte de görüldü meclis seçimlerinde çeşitli varyasyonlar dönebiliyor.
Ancak Reis’in seçilebileceği bir seçim sistemi koyabilirler.
İlk turda 3 de 2, ikinci turda % 50+1, üçüncü turda salt çoğunluğu alan seçilir diye.
Mutlak çoğunluğa erişemezse de mevcutlar içinde 1.ci seçilen siye bir sistem
koyduklarında Reis buradan bir şekilde cumhurbaşkanı çıkar.
Reis’in A planı hegemonik bir güç kurmak dolaysıyla seçimlerin bir önemi
olmadığı göstermelik vekillerin olduğu Reis’in buna göre yeni bir rejim
inşa ettiği kısmen belki hanedanlık inşa edilmiş bir rejimle karşılaşabiliriz.
Bu kolay değil Reis bunu kolay olmadığını biliyor.
Ama şu anda gözlem yapıyor bu ne kadar tepki veriyor ben bu rejimi
kurabilir miyim ben bu rejimi kursam bile benden sonra
Bilal bu rejimi devam ettirebilir mi?
Bu çok zor bir tercih birkaç nedenle çok zor bir tercih.
Birincisi; Türkiye’nin iflas etmiş olması, korkunç bir iflas yaşıyor
Türkiye, dengeleri tutturamıyorlar.
Yeni yatırımcı çekemiyorlar, eski yatırımcıları kaybediyorlar Türkiye’nin
bir vizyonu yok, şeffaf bir ülke değil hesap veren bir ülke değil. Hukukun
olmayışı çok büyük yatırımcıları endişelendiriyor vb.
ikincisi; meydanlara sahip olmak meydanları rejime tekrar
sadık hale getirmek bu da çok kolay gözükmüyor.
Zira Reis’in halini görüyorsunuz yaşlandı hasta eski dinamizmi
yok yarın ne olacağı çok belli değil.
Buda Reis’i düşündürüyor olabilir.
Belki de Reis’in çevresindekilerini de.
Uluslararası konjonktür şimdi kısmen buna müsait bir zeminde.
Ama yarın oralarda da dengeler değiştiğinde Türkiye rejiminin
üstündeki baskılar kat ve kat artacaktır.
Sonra gözüken muhalefet toplumu kazanmayı öğrendi.
Çatışma üstünden kutuplaşma üstünden siyaset yapmayı öğrendi.
Böylece Reis’in karşısına çok net bir şekilde çıkıp ona kafa
tutup halkı kendi arkasına alıp net bir şekilde direnebiliyorlar.
Son anketler bakıldığında Türkiye’de bugün seçim olsa ne olur diye;
Yani 19 Mart yargı darbesinden sonra halkın nabzı neyi gösteriyor.
İmamoğlu ile Reis’in arasındaki makas ne durumda.
İmamoğlu’nun oy oran kararsızlar dağıtıldıktan sonra % 58 ze yaklaşmış,
Reis’in oy oranı ise % 42.4 görülüyormuş.
Hala Reis’in % 42-43 oy alabiliyor oluşu bir soru işareti
olarak muhalefetin önünde durması gerekiyor.
Her ne kadar fark % 16 gibi çok korkunç bir şekilde açılmış olsa da
İmamoğlu içerde ne zaman çıkacağı ve çıkamayacağı bilinmiyor.
Bazı söylentilere göre çok pişman oldu Saray, İmamoğlu’nu dışarı
çıkaracak formüller arıyor vs.
Özüne bakıldığında bu sözler troller tarafından toplumun
direncini kırmak için açıklamalardan başka bir şey değildir.
Reis Saray, A planı olarak, hegenomik bir yapı inşa ederek
yoluna devam etmek istiyorlar.
Halkın bu günlerde göstereceği direnç, bu günlerde göstereceği
demokrasi ve hukuk nöbeti, Reis’in hangi plana evirileceğini gösterecektir.
B planı kesinlikle bu seçim sistemiyle seçime gitmek değil, kesinlikle
kaybedeceği bir seçime girmek değil şayet kaybedeceksem rejimin
gücünü aşağıya çekip, gücü kaynaştıracak bir formülle halkın karşısına
çıkıp, demokratmış gibi, yeni bir çözüm sunuyormuş gibi hamle
yapıp yarı başkanlık ya da parlamentere sisteme geçmek olacaktır.
Önümüzdeki günlerde Reis’in hangi plana karar vereceğini göreceğiz.
Burada Reis’in değil halkın duruşu etken olacaktır.
Son olarak Tv lerde haber geçiyor,
bizim inanamadığımız bir haber ve gerçek;
Özbekistan, Kırgızistan ve Türkmenistan AB den para
alabilmek için Türkiye’ye Kıbrıs’ta işgalci olarak tanıdılar.
Ancak Azerbaycan, Türkiye’ye ve KKTC ne desteğini yineledi.
Demek ki, şahsi menfaatleri kardeşlik menfalarının önüne geçmiş.
Para kardeşliğinde bitiriyor..
Bahçeli de, ‘
Artık KKTC demeye gerek yok, Kıbrıs Devleti diyeceğiz.’ Buyurmuş.
Tarihi günler yaşıyoruz, tarihi günlerde doğru yerde duranlar
tarihe etki edeceklerdir.-araştırma- Vesselam…
Hoşça kalın dostça kalın, sağlıklı kalın…
Ramazan Yazar
Emekli Teknik Öğretme

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.