“ Türk Önde Türk İleri”
Tarihe sığmayan şanlar Türkündür.
Ölümden korkmayan canlar Türkündür.
Bayrağa renk veren kanlar Türkündür,
Yurdumun en büyük bayramı bugün.
U. TURANLIOĞLU
……
Gazi Paşa’nın , “Efendiler yarın Cumhuriyeti İlan ediyoruz” demesinin üzerinden bir Asır geçti. Dile kolay 100 yıl.
Bir asırdır dimdik ayakta Türk Cumhuriyeti. Her şeye rağmen, ihanetlere, karalamalara, iftiralara, yalanlar, dolanlara kısacası her türlü kötülüğe rağmen dimdik ayakta.
Ayakta çünkü kökleri sağlam. Ayakta çünkü dünyada başka bir örneği olmayan kurtuluş savaşı sonunda kuruldu. Ayakta çünkü şehitlerin kanları ile sulandı. Ayakta çünkü gazilerin omuzlarında yükseldi. Ayakta çünkü anaların gözyaşları ile yeşerdi. Ayakta çünkü tarihin hiçbir döneminde esir olmamış, vatanını asla ve asla terk etmemiş, hiç kimsenin boyunduruğu altına girmemiş, gerektiğinde yeni devlet kurmuş bir milletin eseri oldu. Ayakta çünkü askerlerine “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!” diyen bir komutan, bir devlet adamı, bir dahi tarafından İlan edildi. Dünkü yazımda neden özellikle 29 Ekim olduğunu yazdım. Lütfen bir kez daha bakın.
Değerli okurlarım.
Yarın Millet olarak Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlayacağız. Her türlü engellemeye, ertelemeye rağmen kutlayacağız. Yüce Türk Milleti 100 yıldır Cumhuriyetine nasıl sahip çıktıysa bundan sonrada çıkacaktır.
10. yıl nutkunun bir bölümü;
“ … Bu anda büyük Türk milletinin bir ferdi olarak bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.
Yurttaşlarım;
Az zamanda çok büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Bundaki muvaffakiyeti Türk milletinin ve değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkarane yürümesine borçluyuz.
.. Yurdumuzu dünyanın en geniş refah vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız…….”
Böyle diyor Gazi paşa 10. Yıl nutkunda. Milletine güveniyor ve diyor ki; “Türk Milletinin karakteri yüksektir, Türk milleti çalışkandır, Türk Milleti zekidir.”
Birileri onun adına leke sürmeye çalışsa da, birileri türlü iftiralar atsa da, birileri adını anmaya korksa da, birileri hutbelerde adına yer vermese de o her zaman milletine güvendi, milletini sevdi Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idarenin Cumhuriyet idaresi olduğunu bildiği, bunu her fırsatta da dile getirdiği için Cumhuriyeti ilan ederek onu Türk Gençliğine emanet etti.
O hutbede adını anmaktan imtina edenler. Şunu iyi bilin. Özgürlüğün olmadığı, bağımsızlığın olmadığı yerde o hutbeleri okuyamazsınız. Bugün Ay Yıldızlı şanlı Bayrağımız göklerde salınıyorsa, Camilerimiz, Minarelerimiz varsa ve o minarelerden Ezanlar okunuyorsa, kimseye hesap vermeden Camilerde, parklarda, toplu alanlarda Namaz kılınıyorsa, bu toprakları bize Vatan diye bırakan, bizler rahat rahat o hutbeleri okuyalım, namazlarımızı kılalım diye canlarını feda eden en başta, Başkomutan, en büyük Asker, en büyük Devlet adamı, en büyük politikacı, Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal ATÜTÜRK olmak üzere aziz şehitlerimize borçluyuz. Aslında bunları çok iyi de biliyorsunuz.
Bakın Filistin’e, oradaki masum halka yapılanlara, katliamlara. Kudüs’te Cuma namazını kılamıyorlar. Kıldırmıyor soysuz, katil İsrail. Aklınızı başınıza alın. Nankörlük etmenin alemi yok çünkü yakışmıyor.
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.”
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir”
Fazla söze gerek yok. O zaman bu millet kendi kurduğu Cumhuriyetine sahip çıkacaktır. Gök kubbe yerinde durdukça da bu böyle olacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Yarın büyük gün.
Hep birlikte meydanlarda, sokaklarda, alanlarda olalım.
Galın sağlıcakla.
