Belediyeler de kamu kurumu veya kuruluşlarından biridir.
Fakat yönetimin başına gelecek kişi, atama
ile değil seçimle geldiği için halk ile daha iç içe kişidir.
Belediye Başkanı olmak için çalmadık kapı bırakmayan,
tepe yöneticilerin rızasını kazanmak için türlü yöntemler
deneyen adaylar, sonunda ya emellerine ulaşır başkanlık
koltuğuna oturur, ya da mağlubiyeti unutmak için
bulundukları ilçeyi geçici veya temelli olarak terk ederler.
Şahsi gözlemlerime göre, seçilip iş başına gelen
Başkanlardan bazıları samimi olarak çalışmaya başlar.
Bazıları ise, başkan olmanın verdiği hava ile etrafa
el sallar, gülücük dağıtır, şirin görünmeye çalışır!.
Oysa mesele, başkanlığı kazanmak değil, başarılı olmaktır.
Bir belediye başkanı başarılı olmayı kafasına
koymuşsa, ilk işi doğru bir kadro kurmak olmalıdır.
Yani, başına geldiği birimin hakkını verebilecek olanları
sarraf titizliğiyle arayıp bulmalı, öte yandan eş, dost,
ahbap kesimine düşünmeden kapıyı kapatmalıdır.
Amiyane deyimle yalakaları çevresine yaklaştırmamalıdır.
Yoksa, son pişmanlık bir işe yaramaz.
Başarının yolu, tepe görevlere ehliyetli,
liyakatli olanları getirmekle mümkündür.
Başkanların başkanlık ve daha önce yöneticilik yapmış olması evet bir artıdır, lakin yetmez.
İki de bir görevden almalar, başkana olan güveni sıfırlar.
Danışman tabii ki çok önemlidir başarı için.
Danışman dediğin şık giyinen, havalı yürüyen, artistik tavırlar
sergileyen bir görgüsüz değil, fakat danışmanlığın hakkını
verebilen gece gündüz özgün proje temaları oluşturmak için
sürekli koşturan bir ideal ve eylem insanı olmalıdır.
Bir özel kalem müdürü gelen telefonlara cevap vermeye
tenezzül etmeyecek derecede kibir abidesi, daha fenası bir
baksana ben kimim, havalarında olursa, bundan en büyük
zararı başkan görür.
Çünkü yalakaların salya sümük övgü dizmeleri,
gerçekleri fark etmesinin önüne set çeker.
Birim müdürlerini hiç alakasız ve beceriksizlerden seçen
başkanın başarılı olması akla aykırıdır.
Tüm çalışanlardan çoğunluğun memnun olduğu başkan,
bir sonraki seçim için yeniden aday olması durumunda
seçilmesi ya da başka bir konuma geçmesi sürpriz olmaz.
Yardımcılarını ahbap, arkadaş öncelikli değil, ehliyet
liyakat öncelikli seçen başkanın başarılı olmaması
mümkün değildir.
Başkan, yardımcıları, danışmanlar başta olmak üzere, daire
başkanlarını objektif parametrelere göre seçip görevlendirdiği
takdirde seçmenin takdirini kazanmasının yanında çok büyük
ve kalıcı iş ve icraatları yapmakta zorluk yaşamaz.
Görev dağılım başarının anahtarıdır.
Birim başındakileri özenle ve dikkatle takip eden başkan,
görevini yapıyormuş numarası çekenleri anında
fark eder ve gereğini yapar.
Yönetimdeki zaaf, zafiyeti kaçınılmaz kılar..
Bu zafiyeti de onun başkanlıktaki sonu demektir.
Kurduğu kadro üretici olmayan, halktan uzak, projeden,
gelişim ve değişimden anlamayanlar topluluğu ise; o başkan
gelecek dönem ve dönemlerde tasını toprağını
toplasın halkın karşısına çıkmasın..
Kaman’ımıza işi bilen, Kamanın halleriyle hâllenmiş,
Kamanın her türlü sıkıntısını bilen, çözümü şimdiden yoluna
koymuş, plan ve projelerini her türlü zorluklara rağmen hayata
geçirecek başkan ve liyakatlı ekibi gerekli.. Vesselam
Hoşça kalın dostça kalın, sağlıklı kalın…
Ramazan Yazar
Emekli Teknik Öğretmen